Güvenli veya Güvensiz Büyüyen Bir Yetişkin

Bir çocuğun büyürken en çok ihtiyaç duyduğu şey etrafında güven duyduğu birilerinin var olmasıdır. Zorlandığı, yalnız kaldığı, bazı şeyleri tek başına yapamadığı zamanlarda ona el uzatacak bir yetişkine ihtiyaç duyar. Daha doğrusu ona güvende olduğunu hissettirecek birisine. Biz yetişkinler bunun pek farkında olmuyoruz ama bu gerçekten bir çocuk için çok önemlidir. 

Bir bebeğin ilk doğduğu anda anne kucağına verilmesi ile güven duygusunun ilk adımları atılmaya başlanıyor. Anne ve bebek birbiri ile vakit geçirdikçe, ten teması kurdukça, bebek annenin sıcaklığını ve varlığını hissettikçe güven duygusu pekişiyor. Genelde bakım veren kişinin anne olduğu düşünüldüğü için anne örneğini ele almak istedim fakat bazı durumlarda bakım veren kişi anne olmayabiliyor. Bakım veren kişi bakıcı, baba veya başka herhangi bir kişi olabilir. Buradaki önemli olan nokta bakım veren kişinin bebeğe güven duygusunu hissettirmesidir. 

Yeni doğan bir bebek her şeyi ile bakım verene muhtaçtır. O yüzden ihtiyaçlarının yeterli düzeyde karşılanması bebeğin güven duygusunu önemli oranda etkileyecektir. Yaşamının ilk yıllarında güven duygusunu alan bebeğin oyun ve okul çağına geldiğinde, ergen ve yetişkin olduğunda hayatının olumlu yönde etkilendiğini tahmin edebiliyoruz. Bu bireyin zorluklar, travmalar veya başka sıkıntılar yaşamayacağı anlamına gelmiyor. Elbette hayatın içerisinde birçok şey yaşanabilir. 

Güven duygusu ile büyüyen bir bebeğin yetişkin olduğu zamanlarda yaşamış olduğu problemler karşısında daha sağlıklı tepkiler gösterdiği görülebilir. Aynı zamanda sosyal ilişkilerde iyi, öz güveninin sağlıklı ve diğer insanlara karşı güveninin olduğu görülebilir (bireylerin yaşamış oldukları herhangi bir travma veya travmalar varsa onlar ayrı bir durum olarak değerlendirilebilir). Bu durum aslında güvende hissederek büyüyen bir bebeğin yetişkinlik hayatına olan etkisini göstermektedir. 

Güvenli hissetmenin tam tersi olan güvensiz hissetme durumu ile büyüyen bir bebeğin ise yetişkinlik hayatında bazı olumsuzluklar ile karşılaştığını gözlemleyebiliriz. İhtiyaç duyduğu zamanlarda ihtiyaçlarının yeterli düzeyde karşılanamaması, ten temasının kurulamaması, annenin sıcaklığını ve varlığını yeteri kadar hissedememesi gibi durumlar bebeğin güvensiz hissetmesine sebep olmaktadır. Bakım verenin ilgisizliği, anne veya babanın kaybı, terk edilme gibi durumlarda güvensizliği etkilemektedir. Yukarıda bahsettiğimiz güvenli bir ortamda büyüyen bebeğin aksine güvensiz bir ortamda büyüyen bebeğin oyun ve okul çağına geldiğinde, ergenlik ve yetişkinlik yıllarında bu güvensizliği devam ettirdiğini görüyoruz. Sosyal ilişkilerinde olumsuzluklar, öz güven düşüklüğü, değersiz hissetme ve diğer insanlara güvenmeme gibi durumları yaşadıklarını söyleyebiliriz. Bu durum ise güvensiz hissederek büyüyen bir bebeğin yetişkinlik hayatına olan etkisini göstermektedir. 

Bir bebeğin güvenli veya güvensiz hissetmesine sebep olan durumlara örnekleri çoğaltabiliriz fakat benim bu yazıda özellikle dikkat çekmek istediğim nokta bir bebeğin büyüdüğü ortamın güvenli veya güvensiz hissettirmesinin yetişkinlik hayatı üzerindeki etkisidir. Bu noktada Bowlby’nin “Bağlanma Kuramı” çok açıklayıcı olacaktır. Bu kuram bebeğin hissettiği güven duygusuna göre bağlanma stilleri geliştirdiğini savunmaktadır. Bu bağlanma stilleri güvenli, kaçıngan ve kaygılı bağlanma stilleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu stiller bebeğin güvenli veya güvensiz hissetmesine göre oluşur ve yetişkinlik dönemlerinde bireyle beraber yaşamaya devam eder. Bu da yukarıda bahsettiğimiz gibi sosyal ilişkilere kadar etkisini göstermektedir. (Bağlanma stilleri çok detaylıca ve çeşitli örnekler ile ele alınması gereken bir konudur. O yüzden burada fazla detaylarına giremeyeceğim (belki gelecek yazılarda)). 

Sonuç olarak bir bebeğin güvende hissederek büyümesi bakım vereni ile arasındaki bağı ya güçlendirecek ya da güçlendirmeyecektir. Ve buna göre bireyin yetişkinlik hayatı etkilenecektir. Aslında hepsi birbiri ile bağlantılıdır. 

Yeni ebeveyn olacak bireyler bebeğinizi güvende büyüyen bir yetişkin olarak yetiştirmek istiyorsanız;

Ona sarılın, öpün, kucağınıza alın, ten teması sağlayın, ihtiyaçlarını yeterli düzeyde ve gerektiği zamanlarda karşılayın. Kucağa alışmasından korkmayın 😊

Kaç yaşına gelmiş olursak olalım güvende hissetmenin huzuru hep bizimle olacak. Biz yetişkinler olarak güvende hissetmeyi istiyorken bebekleri bu durumdan mahrum etmemeliyiz. 

Umarım başarabiliriz. 

Başaramadığınızı düşündüğünüz zamanlarda psikolojik destek almaktan çekinmeyiniz. 

Okuduğunuz için teşekkür ederim.

Hoş çakalın, sağlıcakla kalın…

Psk. Sevdenur Yıldırım