Sosyal Medyanın Bizdeki Etkisi
Herkese merhabalar,
Bugün sizlere hayatımızın neredeyse tamamını ele geçirmiş olan sosyal medyadan bahsetmek istiyorum. Hayatımızın tamamı diyorum çünkü artık biz onu değil, o bizim hayatımızı yönetiyor ve şekillendiriyor.
Sosyal medyanın bizim üzerimizde hem olumlu hem de olumsuz etkileri olduğunu artık hepimiz biliyoruz. Dünyadan, yaşadığımız ülkeden, sevdiğimiz insanlardan haberdar oluyor, bilmediğimiz birçok bilgiye ulaşıyor ve bazı konularda duyarlılığı ciddi anlamda arttırıyor. Bu yöndeki olumlu etkisini görmezden gelemeyiz.
Ben ise daha çok olumsuz yönlerin üzerinde durmak istiyorum. Çünkü bu olumsuz etkilerin artık önüne geçilemediğini ve bireyleri ciddi anlamda etkilediğini gözlemlemekteyim.
Hepimiz sosyal medyada çok geziyor, çok mutlu oluyor, çok güzel oluyor ve çok rahat bir hayat yaşıyoruz. Bu yönde bir algının gelişmesi gerçek hayatımız ile olan tutarsızlığı ortaya çıkarıyor. Sosyal medyada yansıttığımız hayatımız ile gerçek yaşamdaki hayatımızın uyuşmaması aslında bizi mutsuz ediyor ve kötü hissettiriyor fakat biz bunun farkında değiliz. Aksine “Hayatın bize gülmediğini ve şanssız olduğumuzu” düşünüyoruz. Bu da mutsuzluğumuzu, değersizliğimizi ve kendimize yönelik olumsuz eleştirilerimizi pekiştiriyor. Oysa hiçbirimiz kusursuz bir güzelliğe ve kusursuz bir hayata sahip değiliz.
Tüm bunların dışında sosyal medya üzerinden insanlara gıcık oluyoruz, eleştiriyoruz ve acımasızca yargılarda bulunuyoruz. Aslında sosyal medya insan ilişkilerimizi de etkiliyor. Ne üzücü. Hayatımız üzerinde bu derece etkisi olan bir durumu artık kontrol etmeliyiz.
Sosyal medyanın bizim hayatımızı bu derece ele geçirmesini sağlıklı bulmuyorum.
Bize dayatılan bu kusursuz yaşam algısını reddediyorum.
İyi hissetmediğimiz zamanlarda bize kendimizi suçlu hissettirmesini reddediyorum.
İnsanları sosyal medya üzerinden değerlendirmeyi reddediyorum.
Bize giyeceğimiz kıyafetten, içeceğimiz kahveye kadar yön vermesini reddediyorum.
Bizler insan olarak kusurlarımızla var olabilmeyi başarmalıyız. Ara sıra kendimizi kötü hissetmeyi normalleştirmeliyiz. İnsan olarak bazı şeyleri yaşamaya hakkımız olduğunu kabul etmeliyiz ve buna izin vermeliyiz. Çünkü esas o zaman tam anlamıyla var olduğumuzu hissedebileceğiz. Belki de olumsuz olarak değerlendirdiğimiz bu yönlerimizden bambaşka avantajlar elde edeceğiz. Bilemeyiz.
İnsan olarak kendi değerimizin ve potansiyelimizin farkına varabilmek için hâlâ çok geç değil.
Umarım başarabiliriz.
Ve tüm yönlerimizle iyi ki varız 😊
Okuduğunuz için teşekkür ederim.
Hoş çakalın, sağlıcakla kalın.
Psk. Sevdenur Yıldırım
