Ataerki ve Erkekliğin Kutsallığı
Ataerki ve Erkekliğin Kutsallığı
Nereye giderseniz gidin erkek olduğunuz için üzerinize yüklenen bir sorumluluk vardır hiç bitmeyen. Erkek olmanın size verdiği yetkiye dayanarak, yapamayacağınız yoktur icabında... Hangi kesimden, düşünceden olursanız olun, bu bir erkek olma hâlidir rengini belli eden. Büyük dert olan erkeklik halleriyle muzdarip oluyoruz hayatın her alanında.
Şimdi değil, daha dün başlamadı bu mevzu… Arkanızdan çevrilen işlere bir erkek olarak değil de bir insan olarak ses çıkarmaya kalktığınızda hayalinizde kalıyor sevgi ve saygının gücü. Koşullu sevginin kaçınılmazlığı, geçmişinizin ve travmalarınızın basitleştirilip, itibarsızlaştırılması… Kendinizi özgürce ifade ettiğinizi düşünürken, sizi âdeta suçlu durumuna düşürmek için ellerinden geleni yapanların tuzağına düşmektir işgüzarlık…
Fırtına öncesi sessizlik halini ilk defa yaşamıyoruz elbette. Bu kulaklar neler duydu, nelere maruz kaldı…Günün sonunda herkesin kendini ifade etmeye ve nefretini kusmaya hakkı olacak ki, dil ve düşünce bir noktada buluşsun, kelimeler anlam kazansın ya da anlamsızlaşsın…
***
İhtiyacımız olan şey nedir biliyor musunuz? Göğüsleri olan erkekler: Kutsallaştırmadığımız, tabu haline getirip de yüceltmediğimiz, yense yenilse kalbim hep sende demediğimiz erkeklerdir. Ataerkinin yarattığı olumsuz etkilere başkaldırmayıp işgali ve buna boyun eğenleri sorgulasak ne olacak?
İkisi de öldürüyor, ikisi de üstünü örtüyor ihmallerin, mağduriyetin, haksızlıkların… Başımıza hep bela olan budur aslında çünkü. Ataerkiye duyulan saygı ve babalığın kutsallaştırılması, erkeğin en iyi dostu yine erkektir düşüncesi ile, yapılan tüm pisliklerin üstünün örtülmesi…
‘Ne olursa olsun’ cümlesine getirmek var işi bir de… Eğer ataerkinin temsilcileri sadece heteroseksüel erkekler olduğunu düşünüyorsanız da yanılıyorsunuz. Maalesef, savaşmayı ve öldürmeyi reddeden erkekler de, savunmasız olan erkekler de, homoseksüel erkekler de bu ataerki ve babalığı yüceltme ve ne olursa olsun sorgulanamaz, tabu haline getirmekte oldukça başarılı olabiliyorlar…. Bir de kadınlar var ataerkil erkek zihniyetiyle varolup, kadınlığını sadece pis işler için kullanan...
***
Belki de insan olarak bakınca başlıyor bütün bu sorunlar. İnsan olmak o kadar zor ki, hele bir de ataerkil düşüncenin erkek ayrıcalığıyla sembolik kökenine inince, babanın otoritesi ve baba egemenliği derin bir suskunluk halini beraberinde getiriyor… Cesaretiniz varsa bir söz söyleyin bakalım, erkeğin kültürel üstünlüğü ve sorgulanamaz oluşu nasıl da size içten içe duyulan nefreti ve tahammülsüzlüğü ortaya çıkaracaktır… Sürüden çoktan kovulmuşsunuzdur, yalnızsınızdır da, siz kalabalığın içinde insan olduğunuz için bir suç işlediğinizi düşünürken buluyorsunuzdur kendinizi.
Geçmişler olsun…