Çıkdıñ yola gabaguşlukda ama, hazır goymasınnarıdı seni içeri...
Taysiñ'inan gardaş gardaş dutuşdular elele, gabaguşlukdan düşdüler yollara...
Nereşten baksañ, 13 sahatlık yol.. Baş Maşa Taysin'e göre daha gençdir. Zaten alışdı da ostiyiro gezsin umurunda değil ama Taysin öyledir..? Ta evvelinden binince teyyareye yüreği garışır.. Elinde bir, yedeğinde birkaç dane daha hartuş, ağır ağır giddiler New York’a, Sultan Hazretlerinin kontenjanından tabii..
Zaten New York’a uçmadan tembihlediydi genneri anacıkları.. "Aramayıñ yeltenesiñiz biriynan görüşmeye ha..!! Vuruncak geberdirim sizi.. Ayarlaycayık size birer kartcık da giresiñiz Genel Kurula. Benden önce oraşda oluñ. Alıñ birer duşcuk, gat gıravat geyiniñ da bekleyiñ ta geleyim.."
Öyle da yapdılar,
Utanmasalar, kulaglarının arkasına birer dalcık New York feslikânı da dakacaklarıdı. Boyunnarında birer dane "TC Dışişleri delegasyonu" yazılı kimlicikleriynan Sultan Hazretlerinin bir adım gerisinde salona giriş yapdılar.
Heyecandan Taysin ısladdı biraccık donu.. Boru değilidi ya.. Sultan tüm dünyanın duyacağı şekilde, salonda 10 gişiden hallice galabalığa Gıbrız'da iki devlet olduğunu söyleycek, "Egemen devletcikleri"ni tescil edeceydi. Elbet birgün kuzeydeki Sultanlık da tanıyacaydı Gollifa Cumhuriyetini, öbür BM devletleriynan beraber.
Temcit pilavı tarifini tekrarladı Sultan efendi mikrofondan. Salon boş olduğu için gonuşma "ekolu" duyuldu, vizilediortalık.
Arka sıralarda gulağında tercüme gulaklığı, basdı kahkahayı seniñ Afrikalı.
Dürddü yanındaki Pasifik adalarından delegeyi. "Evvelâ gendi neçün tanımaz acaba..?" deyi sordu genne.
Avuçlarının içi patladı Baş Maşaynan Taysin'in, cıbbana çalmaktan..
Boyunnarında "TC kimlikleri"ynan haykırdılar dünyaya bir defa daha "Egemen"liklerini...
***************
İsrail kimseyi iplemeden "Hamas" niyetine Lübnan'ı bombalıyor günlerdir. Artık Filistin dar geliyor, faşist yönetimlerine.
Ve halâ uluslararası seviyede "kınıyor" (!) tüm olanları dünya devletleri. Bölgedeki din kardeşi diğer Araplar ise sadece seyrediyor olup biteni.
Kıbrıslılar olarak ateş hattının dibindeyiz. Ada'mızdaki askeri üslerde ise telaş var bu aralar..
Gelen haberler İngiltere'nin bu hafta başında Kıbrıs'a konuşlandırdığı 700 kişilik kuvvetin ardından, adadaki askeri personel sayısının artmasına katkıda bulunduğu yönünde. ABD'li yetkililer, bölgede topyekün bir savaş tehdidinin daha da yakın görünmesi nedeniyle, bir dizi olasılık için hazırlandıklarını söylediler.
Yani İsrail'e hem lojistik, hem de fiziksel askeri desteğin Kıbrıs’taki askeri üsler aracılığıyla yapıldığı daha net ortada.
Hatırlarsanız geçtiğimiz Haziran ayında Hizbullah, Kıbrıs'a bu konuda bir uyarı göndererek açıkça tehdit etmişti. Şimdi de Hamas'ın, Kıbrıs’a aynı sertlikte bir uyarı göndereceği konuşuluyor..
"Bindik bir alamete, gidiyoruz kıyamete..."
***************
- Aşkolsun o Jujuli'ye vallahi be Elmaziye... Gorkusu da yok vallahi.. Darmaduman etmiş kurultayı geçen hafda..
- Ne deñ, ne goñ gene be Siddiga..? Yok mu be gızım seniñ eviñde işiñ gücüñ..? Nesdeñ be elalemin dosdundan sen..? Görüñ nasıl sokar insanın beyninin içine fitneyi? Hade ağnat da merak ettim şimdi.
- Göñül goycayım aha öyle gonuşursañ sen vallahi.. Neysa... Seniñ Jujuli gitmiş partinin vekili garıya divan heyetinde da tehdit savurttu. Neyimiş da vekil garının gocası görevliymiş... Çağıracakmış polisi da addıracaymış genni kurultaydan. Vekil garı çıkmış içinden guzum. Dönmüş Jujuli"ye, "Sen kimsiñ bre carra" demiş. "Olduñ başımıza güççük Başbakan?. Şimdi dutarsam seni saçlarıñdan, yolarım seni bulli gibin. Hass... oyanı.." demiş. Suyu çıkdı bunnarın artık be Elmaziye... Rezil oldular cümle aleme...
***************
Ada'nın kuzeyinde eğitime müdahaleler alenen devam ediyor.
Ortaokullarda seçmeli olarak gösterilen "Yunanca" dersi, liselerde öğrencilerin talebi olmasına karşın Bakanlık tarafından yapılan komik bir açıklamayla dersin okutulması engellenmeye çalışılıyor.
Okulların açılmasıyla birlikte liseye yeni başlayan öğrencilerin Yunancayı seçmeli ders olarak alma talepleri "olanakların kısıtlı olmasından dolayı" gibi sudan bir sebeple karşılanmıyor.
Külliye inşaatı 7/24 ışık hızıyla devam ederken, konteynerlerde okumaya mahkum edilen çocukların, iki dilin baskın olduğu bir adada kendi dilleri Türkçeye diğer dil Yunancayı ekleme çabalarını ve özgür eğitim haklarını ellerinden almaya çalışan güruha, birilerinin "eğitimden tasarruf yapılamayacağı"nı dikte etmesi artık bir zorunluluk haline geldi.
Aksi takdirde "seçmeli" dil dersleri yok edilmeye çalışılırken, "zorunlu" dersler arasına Arapça ve Osmanlıcanın katılma olasılığı pek de uzak görünmüyor.
Ama Allah için, manalı bir lisandır Osmanlıca, güzeldir...
"İzadel Şemsiyetül Fil Makad,
La Füthan Ebad..."
Yani diyor ki;
"Göte Giren Şemsiye Açılmaz.."
Yusuf Nidai
28 Eylül 2024
Gabaguşluk: Erken vakit
Ostiyiro: Dönüp dolaşmak
Yüreği karışmak: Midesi bulanmak
Hartuş: Kese kağıdı
Feslikân: Fesleğen
Gollifa: Önemli günlerde kaynatılmış buğday, badem içi, kuru üzüm vb. gibi karıştırılarak yapılan yiyecek
Vizilemek: Rahatsız edici ses çıkarmak
Cıbbana çalmak: Alkış tutmak
Carra: Bağırtılı konuşan, rezil
Bulli: Tavuk, piliç
