Bağımsızlık Yolu Basın Ofisi’nden yapılan açıklamaya göre eyleme, Barış Derneği yetkilileri de katılarak, dayanışma belirtti. Kuğulu Park’ta başlayan eylemde, sloganlarla Cumhurbaşkanlığı ve Lefkeliler Hanı’na yüründü.

Özkızan

Bağımsızlık Yolu Omorfo Bölge Sorumlusu Celal Özkızan, Cumhurbaşkanlığı önünde örgütler adına açıklama yaptı.

Kıbrıs’ın, barışa en çok ihtiyaç duyan coğrafyalardan bir tanesi olduğunu ifade eden Özkızan, Kıbrıs için 1 Eylül Dünya Barış Günü’nün çok daha ciddi ve yaşamsal önemi olduğunu belirtti.

Sendikaların, 1 Eylül etkinliğini gününde yapmamasını “çok büyük bir yanlış” olarak değerlendiren Özkızan, 1 Eylül’e sahip çıkmanın, basitçe bir yürüyüş veya eylem yapmak olmadığını, aynı zamanda barışa ve çözüme olan iradeyi de ortaya koymak olduğunu ifade etti.

Özkızan, örgütler olarak Kıbrıs’ta federasyondan ve çözümden yana olduklarını ve bu yönde mücadele etmeye devam edeceklerini belirtti.

Rahvancıoğlu

Bağımsızlık Yolu Mali Sekreteri Münür Rahvancıoğlu da, Lefkeliler Hanı’nda yaptığı konuşmada, barış mücadelesinin sona ermeyeceğini kaydetti.

Rahvancıoğlu, “Moralsizlik veya kayıtsızlık batağına saplanmadan, irademizi sonuna kadar kullanarak, barıştan çıkarı olan emekçileri ayaklandırıp, barış için mücadele sürdürülmelidir” dedi.

Harmancı: Külliye ve çevresindeki yol çalışmaları tamamlandı Harmancı: Külliye ve çevresindeki yol çalışmaları tamamlandı

Ortak açıklama

Örgütler adına ortak basın açıklaması ise Bağımsızlık Yolu Üyesi Melisa Koloz tarafından okundu.

Dünyanın yeni bir küresel savaş cehennemine sürüklendiği ifade edilen açıklamada, Ukrayna ve Filistin’de yaşanan savaş ve katliamların, çatışmaların karakteri gereği yeni bir paylaşım savaşının insanlığın önüne gelme olasılığını her geçen gün arttırdığı belirtildi. Açıklamada, Kıbrıs’ın da içinde bulunduğu Ortadoğu’nun, bu olası savaşın en acımasız cephelerinden biri olmaya aday olduğu kaydedildi.

Yoksulluk ve savaşlar sonucunda çok sayıda ülkeden, milyonlarca insanın göçmen durumuna düştüğüne dikkat çekilen açıklamada, ucuz iş gücüne dönüşen göçmen kitlelerin hemen hemen her ülkedeki faşist hareketlerin sıçrama tahtasına dönüştüğü savunuldu.

Kıbrıs sorunuyla ilgili müzakerelerin tarihin en uzun kesintisini yaşadığı ve iki halkın barış güçleri arasında ister istemez bir umutsuzluk havasının günden güne yayıldığı ifade edilen açıklamada, Kıbrıs’ın yeniden birleşmesini ve halklarının kardeşliğini uluslararası müzakere ve anlaşmalara indirgeyen bir anlayışın barış güçlerinde hakim olmasının, mevcut durumda oldukça pay sahibi olduğu kaydedildi.

Açıklamada, “Dünyanın her yerinden devrimciler, egemenlerin on yıllardır dayattığı ‘alternatifsiz gelecekle’ mücadele ediyorlar. Dolayısıyla bugün içine sıkışmış gibi göründüğümüz bu abluka da yeni değildir. Alternatif, insanlığı yeniden ayağa kaldıracak devrimci mücadelededir” ifadeleri kullanıldı.

Şiirler, şarkılar ve sloganlar eşliğindeki eylem, barış için mücadeleye omuz verme çağrısıyla sona erdi.

Editör: Kıbrısın Sesi