İşçilerin yaşam alanının, insan onuruna, insana yakışır, yaraşır olmadığı belirtilen açıklamada, tuvalet atık sularının, binaların ortasından evlekle aktığı, işçilerin yatacağı temiz yer, yemek pişirme ve yeme yerleri olmadığı ifade edildi. Açıklamada, “Bu çağda, bu ülkede böyle yaşam ve konaklama yerleri olduğuna inanmak istemedik, gözlerimizle gördük” ifadesine yer verildi.
“İnsana yaraşır bir yaşam şansı verilmeli”
“Bu insanları Bangladeş’ten umutlarla getirip, bu şartlarda yaşam sunan umut tacirleri ve bu duruma göz yuman yöneticilerimiz ivedi şekilde yargı önünde yargılanmalıdır” denilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
“Çalışma izinlerini verip denetlemeyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, çöp yığını gibi olan çevre nedeni ile Turizm ve Çevre Bakanlığı, bulaşıcı hastalıklar açısından hem bu işçiler hem de bölge halkı için risk oluşturan insana yaraşmayan ‘yaşam’ alanları için Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi ve Güzelyurt Belediyesi ivedi harekete geçip, bu insanlara, ‘insana yaraşır’ bir yaşam şansı vermeli ve bu durumun sorumluları yargı önüne çıkartılmalıdır.”
İnsan onuruna yaraşmayacak yaşam koşullarından ülke adına utanç duyulduğu belirtilen açıklamada, başta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ile Sağlık Bakanı, kampı ziyarete ve ivedi göreve davet edildi.
