Habere göre Stefanu, AKEL’in Kıbrıs sorunuyla ilgili önerisini mi tartışacağı, yoksa göreve geldiği günden beri, şu ana kadar hiçbir esaslı sonuç getirmeyen çizgiyi mi izlemeye devam edeceği konusunun Hristodulidis’e kaldığını kaydetti.

Stefanu, “işgale rıza göstermeyi, statükoya boyun eğmeyi ve Kıbrıs’ın yarısının kaybedilmesini” reddettiğini belirtti.

Habere göre Stefanu, AKEL olarak gelişmeleri nasıl olumlu yönde etkileyebilecekleri ve imkanları ölçüsünde, müzakerelerin kaldığı yerden, Guterres Çerçevesi zemininde görüşülerek varılan uzlaşılar korunarak devam edebilmesi için nasıl dinamik oluşturulabileceğine dair öneri sunduklarını anımsattı.

Gelişmelerin “tehdit edici” olduğunu belirten Stefanu, hiçbir manipülasyon aracının da bu “tehdit edici” gelişmelerin önüne geçemeyeceğini ifade etti.

Stefanu, memleketin bugün, kritik bir dönemeçte bulunduğuna vurgu yaparak, Kıbrıs sorununun 2017’den bu yana tamamen durduğunu ve Türkiye’nin bu durumdan faydalanarak “kolonizasyon, işgal altındaki bölgelerin Türkleştirilmesi, Kıbrıslı Türklerin asimilasyonu ve iki devletli çözüm” planlarını ilerlettiğini vurguladı.

Kıbrıs’ın  güneyinin bu duruma kayıtsız kalamayacağını belirten Stefanu, çözüme ulaşmak için gösterilen çabalara devam edilmesi gerektiğini söyledi.

Habere göre Stefanu, “bölünmeye” hizmet eden çıkmazın aşılmasına yönelik dinamiği yaratabilmek için inisiyatif almak gerektiğini kaydetti.