Kıbrıs Cumhuriyeti'nin karma evliliklerden doğan çocuklara vatandaşlık vermemesi nedeniyle Eda Hançer Akkor’un açtığı dava, Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildi. Dokuz sendikanın desteğiyle açılan davada istinaf başvurusunun da kabul edilmemesi üzerine iç hukuk yolları tükendi. Bu gelişmeyle birlikte dava Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşınıyor.
“İÇ HUKUK YOLLARI TÜKENMİŞ İLK DAVA”
CTP Milletvekili Ürün Solyalı, karar sonrası Kıbrısın Sesi’ne yaptığı açıklamada, AİHM sürecinin birçok kişi için umut verici bir başlangıç olduğunu vurguladı. Solyalı, “İlk kez bu süreç başlıyor ve binlerce dava arasında iç hukuk yollarını tüketmiş ilk dava olma özelliğini taşıyor. Karar olumsuz olsa da yeni bir sürecin kapısını araladığı için olumlu değerlendiriyoruz” dedi.
Solyalı, Kıbrıs’ın güneyindeki liderliğin bu çocukları “rehin” olarak tuttuğunu ifade ederek, meselenin esasen siyasi bir sorun olduğunun altını çizdi. “Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası, vatandaşlığı doğum esasına göre tanımlar. Anne ya da babası Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşı olan çocuklar da bu haktan yararlanmalıdır” dedi.
ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE AYKIRI
Vatandaşlık hakkının verilmemesi; seyahat, eğitim ve çalışma gibi temel insan haklarının da ihlali anlamına geldiğini belirten Solyalı, Avrupa Vatandaşlık Sözleşmesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gibi uluslararası belgelerin de ihlal edildiğini vurguladı.
MAHKEME EGEMENLİK VURGUSU YAPTI
Yüksek Mahkeme’nin gerekçesinin, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarını kullanarak kime vatandaşlık verileceğine karar verme yetkisine sahip olduğu yönünde olduğunu ifade eden Solyalı, bu egemenlik hakkının Kıbrıslı Türkleri dışlaması nedeniyle siyaseten sorunlu olduğunu dile getirdi.
Solyalı: “Bu sadece hukuki değil, siyasi bir mesele”
Kıbrıs Cumhuriyeti'nin karma evliliklerden doğan çocuklara vatandaşlık vermemesi nedeniyle Eda Hançer Akkor’un açtığı dava, Kıbrıs Yüksek Anayasa Mahkemesi tarafından reddedildi.
Yorumlar