BBC Türkçe Servisinde yer alan habere göre yönetimin teklifi, ülkede esrar kullanımına yönelik kısıtlamaların azaltılmasına yönelik son 50 yılın “en büyük” reform girişimi olarak görülüyor.

Ancak Adalet Bakanlığı'nın yapmış olduğu bu teklifin önünde uzun bir onay süreci var. Planın resmi olarak duyurulmasının ardından kamuya görüş bildirmesi için 60 günlük bir süre verilecek.

Yüksek Mahkeme mahkemeye çıkarılan Fatoş Ünal ile ilgili açıklama yaptı Yüksek Mahkeme mahkemeye çıkarılan Fatoş Ünal ile ilgili açıklama yaptı

Biden bu adımı "uzun süredir devam eden eşitsizliklerin giderilmesi için önemli bir gelişme" diye niteledi. Sosyal medya platformu X'ten yaptığı açıklamada Biden, "Marihuanaya yönelik işe yaramayan yaklaşımımız nedeniyle birçok hayat başaşağı oldu. Bu gibi tarihsel hataları düzeltmekte kararlıyım" yazdı.

Adalet Bakanlığı'nın esrarın sınıfının düşürülmesi teklifi, 24 eyalet ve Washington DC'de olduğu gibi, eğlence amaçlı marihuana kullanımını doğrudan yasal hale getirmeyecek.

Bunun yanında marihuananın tıbbi amaçlarla kullanımı ABD'de 38 eyalette serbest.

ABD yönetiminin teklifi onaylanırsa esrar, 1. derece kontrollü maddeler sınıfından 3. sınıfa indirilmiş olacak. Yani federal hükümet artık esrarı; ekstazi, eroin ve LSD (asit) gibi tehlikeli ve bağımlılık yaratan maddelerle aynı kategoriye sokmayacak.

3. kategorideki maddelerin kullanan kişilerde düşük ya da orta düzeyde "kötüye kullanım riski" oluşturduğu kabul ediliyor. Anabolik steroidler, ketamin ve testosteron da bu kategoride.

Esrar, ABD'de Kontrollü Maddeler Yasası'nın kabul edildiği 1970'ten bu yana 1. kategoride yer alıyor.

Adalet Bakanlığı'nın bu adımının, sektörün geleneksel bankacılık hizmetlerine ya dış yatırıma erişimini kolaylaştırarak, yasal esrar endüstrisini canlandıracağı tahmin ediliyor.

Bu adımın Biden'ın ulaşmakta güçlük çektiği genç seçmeni de heyecanlandırabileceği tahmin ediliyor. ABD'de gençler özellikle Gazze'deki savaştaki tutumu nedeniyle yönetime öfkeli.

Reuters'ın haberine göre, karar sonrası yasal esrar üreten şirketlerin ABD borsalarındaki hisselerinde yüzde 4'lere çıkan değer artışı görüldü.

Editör: Kıbrısın Sesi